* “Bizden önce Fransa’da Eyfel Kulesi mi vardı? Dögol Havaalanı dutluktu dutluk. Jötem diyorum, başka da bir şey demiyorum kardeşlerim.”
Fransua Damberland- Paris 2023- Elida Laboratuarları’nda kazan patlaması sonucu; keratin ve jojoba içinde üç saat baygın yattıktan sonra yaptığı konuşmadan..
* Heves ettim, dayımgilin garajında, tamamen kendi olanaklarımla yapay zekâ yaptım. Daha düğmesine basar basmaz, “beyin göçü” olayına girip yurtdışına tüydü, dürrük. Buradan kendisine sesleniyorum: Gurbet acıdır yapay; oralarda yapamazsın. Şöyle samiğmiğ bir yer sofrasında soğanın kafasına küt diye vurmayı onlar bilmez, hasret çekersin bak. Yol yakınken geri dön.
* Erken rezervasyonlu tatil reklamları başladığında eski dost Sıkılhan ile belalı kanka Hırgürkan arasındaki şu konuşmayı hatırlamadan edemedim:
– Alo, Sıkılım naaber. Hırgürkan ben… Hırgürkan Yırtıcı… Erken rezarvasyon yaptırmak ister misin aslan parçası? Şipşirin bir beldemizde, doğayla içiçe, maviynen yeşil kucak kucağa… Üç yıl sonrasına yazıyorum ben burıya…
– Ehehe… Daha da erken rezervasyon yaptıran var mı? Tunç çağından felan?
– Aklın sıra laf mı sokuyon lan sen Yırtıcı Gourup İnşaat Taahhüd Turuzim kompleksine ibiş… Erkenden yazıyorum işte seni… Daha şimdi tutuşturuyoruz ormanı. Bi süre yanacak, sonrasında çeşitli yiyişmeler, feysbukta ağlaşmalar, kimsenin zklememesi, kurullar, kafa goparmalar, rapor mapor, raportörün kurşunlanması, orıya burıya para zarfı., İsvençre hesaplarına EFT, vesaire vesaire… Üç yıla dikeriz oteli. (…)
* Durumdan vazife çıkarmak isterken yanlışlıkla dürümden yelpaze çıkarmışım. Cümleten özür diliyorum, hayırlı akşamlar. Oluyor böyle şeyler, cemiyet olarak sinirlerimiz bozuk.